23 Aralık 2017 Cumartesi

Sokaktaki Yabancı!

Gece ilerlemiş, sokaklarda sesler azalmış, genç bir kız odasında bir fotograf albümünü karıştırıyor, yağmurun yavaşça hızlandığını duyuyordu. Hafif bir müzik sesi odasında dağılıyor, penceredeki beyaz tül hafif aralık duruyordu. Zaman geçiyor, yağmur gitgide fırtınaya dönüyordu. Genç kız uzun saçlarını siyah bir tokayla tutturdu. Pencereye yöneldi ani bir istekle. Pencerenin karşı hizasında uzun boylu, hafif zayıf, siyah paltolu bir adam duruyordu.

Kızın bakışları adamın üzerinde duruyordu. Adam devamlı ona bakıyor, bir şey söylemek istermiş gibi ısrarlı görünüyordu. Kız ondan etkilenmiş gibiydi. Odadaki müzik devam ediyordu. Kız kendine bir kahve hazırlamak için pencerenin önünden ayrıldı. Kısa bir süre sonra yine pencerenin önüne geldi adam hala oradaydı. Farklı bir şey vardı onda, ilginç gelmişti kıza. Pencereyi açmak istedi, cesaret edemedi. Adam yağmurda devamlı ıslanıyor ancak yerini değiştirmiyordu. Kız daha sonra artık yatmalıyım, burada saatlerce duramam diye düşündü ve yatağına uzandı. O, hala aklındaydı. Biraz zaman geçti ve kız uykuya daldı.

Sabah erken saatlerde uyandı. İlk işi pencerenin kenarına gelmek oldu. Dışarıda kimse yoktu ve hava aydınlığa dönüyordu. Kız kahvaltı etti ve dışarı çıktı, Biraz yürümek istiyordu. Evinin yakınlarında uzun seyrek ağaçların olduğu yolda yürüyordu. Düşündü.. Aslında ondan böyle etkilenmek biraz abartı gibi miydi? Kendine engel olamıyordu.

Gece oldu. Hava soğuktu ama yağmur yoktu, sert bir rüzgar esiyordu. Kız adamın geldiği saatlerde yine dışarıya baktı ve oradaydı.. Yine siyah paltosu üzerinde kıza dik bir şekilde bakıyordu. Böyle birkaç gün daha onu görmeye devam etti. Hiç konuşmadılar. Kız cesaret edemiyordu, adam ise sessizdi, nedeni belirsiz..

Ertesi gün kız gece olmasını sabırsızlıkla bekledi. Saat hemen hemen geldiğinde yine pencerenin önüne geldi, dışarıya baktı, kimse yoktu. Kız bir sızı ile irkildi. Daha sonraki günler de öyle oldu. Anlam veremiyordu. Sonra bir anda bir el kızın omuzuna dokundu. Kız yalnız yaşıyordu. Korkuyla arkasını döndü ve işte oradaydı. Kız şaşkınlıkla, ' evime nasıl girdin ' diye sordu. Adam ise, ' sen öyle narin, farklı ve gerçeksin ki ' diye kulağına fısıldadı. Kız hala korku ve endişeyle, ' benden ne istiyorsun? diye sordu. Adam ise şöyle cevap verdi: Yaşamın azabı üzerindeyken, kendine bak ve söyle: Ne yapacaksın şu an her şey bitse! Söyle bakalım. Ruhunu alan şu zehirli ok, kalbindeki seslere tabi olur mu? Söyle! Kız endişeleri dorukta ve hırslı adama bir şeyler söylemek istedi.
Adam yerinden yok olmuş, dışarıda da hiç kimse yoktu. Ertesi sabah kız uyandığında, etrafında dönüp duran küçük şekiller gördü. Zamanla anlaşıldı, o, farklı bir gerçeklik algısına geçmişti. Adam aslında hiç yoktu ve kız farklı dünyanın boyutlarını bir süre yaşayacaktı! Sonu hüsran mı, kurtuluş mu bilinmez.. Bilinmiyor!


Selin Araç



Hiç yorum yok:

YAZARLIK ÖZEL DERS

MERHABA. YAZARLIK, DENEME, HİKAYE, ŞİİR, BLOG ve KÖŞE YAZARLIĞI ÜZERİNE ÖZEL DERSLER VERİYORUM. İLGİLENEN KİŞİLER İÇİN İRTİBAT NUMARASI: ...